Bilecik Şeyh Edebali Üniversitesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Murat Türkteki başkanlığında yürütülen Küllüoba Höyüğü kazılarında, milattan önce 3. binyıla tarihlenen 5 bin yıllık bir ekmek kalıntısı gün yüzüne çıkarıldı. Eskişehir’in Seyitgazi ilçesinde yürütülen kazı çalışmalarında ortaya çıkan bu önemli bulgu, Anadolu’nun erken dönem beslenme kültürü ve ritüel uygulamaları hakkında önemli bilgiler sunuyor.
Kazıda Ritüel Amaçlı Ekmek Kalıntısı Bulundu
Kazı alanında, bir konutun arka odasında, eşik yakınlarında tabana gömülü ve yakılmış halde bulunan ekmek kalıntısı, bilimsel analizlerle detaylandırıldı. Yapılan incelemelerde ekmeğin; gernik buğdayı (triticum dicoccum) ve mercimek kullanılarak mayalanıp pişirildiği belirlendi. Analiz sonuçları, düşük glüten oranı ve yüksek besin değeri taşıyan bu ekmeğin ritüel amaçlı hazırlanarak evin zeminine gömüldüğünü gösterdi.
Kültürel Miras Bilimle Buluşuyor
Kazı Başkanı Prof. Dr. Murat Türkteki, ekmeğin bulunduğu konumun ve gömülme şeklinin, dönemin ritüel uygulamalarıyla ilişkili olduğunu ifade etti. Ekmeğin, bereket getirmesi amacıyla bir parçası koparıldıktan sonra yakılarak zemine gömüldüğü ve üzerine kırmızı toprak serildiği tespit edildi.
Arkeolojik Keşif, Kamuoyuyla Paylaşıldı
Tarihi ekmek kalıntısı, Eskişehir ETİ Arkeoloji Müzesi’nde Uluslararası Müzeler Günü kapsamında düzenlenen etkinlikte kamuoyuna tanıtıldı. Etkinliğe katılan Eskişehir Valisi Hüseyin Aksoy, bölgenin tarihsel mirasına ve kazı çalışmalarının önemine dikkat çekerek, bu tür keşiflerin geçmişin doğru anlaşılmasına büyük katkı sunduğunu belirtti.
Gelenekten Geleceğe: Küllüoba Ekmeği Yeniden Üretildi
Elde edilen bilimsel veriler doğrultusunda, Eskişehir Büyükşehir Belediyesi tarafından geleneksel yöntemlerle yeniden üretilen “Küllüoba Ekmeği”, üretici marketlerde halkın beğenisine sunuldu. Modern taş değirmenlerde öğütülen kavılca, Horasan, gacer ve mercimek unları ile hazırlanan bu ekmek, kültürel mirasın günümüze taşınan özgün bir yansıması olarak dikkat çekiyor.
Üniversitemizden Kültürel Mirasın Korunmasına Katkı
Kazı çalışmalarını yürüten akademik heyetimize ve başta Prof. Dr. Murat Türkteki olmak üzere tüm araştırma ekibine teşekkür eder, Üniversitemizin kültürel mirasın ortaya çıkarılması ve korunmasına yönelik yürüttüğü bilimsel faaliyetlerin artarak devam edeceğini kamuoyuna saygıyla bildiririz.